2018 yazını Rast makamı ile kapattım. Dosdoğru bir yol anlamına gelen bu makamın değişime alan ve zaman verdiğine şahit oldum.
Kısaca bir ön bilgi vermek gerekirse #Rast Türk müziğinin en eski makamlanndan biridir. 4 numaralı basit makam olan rast, rast beşlisi ile rast dörtlüsünden müteşekkildir. Durağı rast (sol) ve güçlüsü -beşli ile dörtlünün birleşmiş olduğu beşinci derece- neva (re) dir. Makam çıkıcıdır. “Mülayim olup dizisinde niseb-i şerîfe’den 8 tane vardır.” Donanımına si koma bemolü ile fa bakiyye diyezi konulur. Pestten tîze doğru olmak üzere sesleri şöyledir : rast, dügâh, segah, çargâh, neva,
rast ::: (f. s.) : 1) doğru, (müstakîm). Reh-i rast : doğru yol. 2) sağ. Çep ü rast : sağ ve sol. 3) c. râstân : haklı, doğru, gerçek. 4) uygunluk,
Etimolojik açıdan bakınca: Latince rectus, Almanca recht,İngilizce right, Fransızca droit (düz, doğru = sağ), Latince regere, rect- (dizmek, düzeltmek, düzenlemek, yönetmek), rogare (önermek), regula(kural, cetvel), rex, reg- (kral), Sanskritçe rājā(kral), raśṭra (krallık). rāst راست 1. düz, doğru, hayırlı, şanslı, 2. sağ taraf, 3. İran musikisinde bir makam anlamlarına da gelmektedir.
Rast yolculuğunda;
Sonsuz yol gidildi. Tek bir kaynağa doğru. Sonsuz yüzde belirdi Hakikat. En güzeli dostunki idi.
#Rast geldi dost. Birbirimizi bulduk, yoldaş olduk. Derine, karanlık kuytulara dokunduk dosdoğru. Işıklar taşıdık derinlere bilip bilemeden, çabasız ve kendiliğinden. Rast nakış eşliğinde yürüyen nakkareleri ve bele tutturulmuş rebabları ile yayı gerilmiş koskoca bir ordu gibiydik. Sonra araya zaman girdi. Önce zihin ardından zaman belirdi. Zihin mi zamanı, zaman mı zihni doğurdu bilemedik. Zanda idik. Durduk!
Isterim ki dost bildiğim uğruna ölmek kolay olsun. Gözüm arkada kalmadan şöyle rahat rahat ölebileyim. Genzimde birikmiş söylenmemiş sözler kalmasın. Tuttuğumda dostun elini, o el beni kavrasın. Elim boşta kalmasın. Ahkamiyla yüzleşelim tüm gölgelerimizle ve birbirimize ölebilelim mümkünse…
Işte yine böyle bir günde elimde kılıç, kulağımda Rast makamı “Ey benim nazlı cananım” bekliyor ha bekliyorum. Gelen yok giden yok. Tam da “epey dost biriktirdim ne kadar da zenginim” derken. Bir ıssızlık ki sormayın gitsin. Saçımı havalandıran rüzgarı bile kendim ağzımdan burnuma üfleyerek yaptım.
Elinde kılıç bana dosdoğru gelen bir hakiki dost çıkmadı iyi mi?!
Bekledim, üşüdüm, Tutuldum. Endişelendim dolandım etrafında hiçin. Yıkılmış kapıların anahtarlarını saklamanın uğur getirmeyeceğini bilecek yaştaydım. Anladım.
Boşluğu kendisine teslim ettim. Küçülttüm elimi önce kendime dolandım. Dolandıkça oradan aleme. Sema neyi dinlemek imiş tekrar hatırladım. Ezelden latif bir tını bu varlık alemi; konuşunca duyamadığım, arayınca bulamadığım ama hep olan.
Letafetine hayran kaldığım kadim dost ile nice zaman sonra rast #makamında buluştuk.
Koklamaya doyamadım.
Derken bir #Rast dolunayında ete kemiğe bürünmüş halde karşımda belirdi. Işi gücü gölgeleri kılıçtan geçirmek olan bir ışık gelmiş anlatıyordu karşımda.
– Arabayı sürmek için ehliyete ihtiyacın yok. Ehliyet polis için gerekir. Bunun ayırdına var. dedi.
O an oracığa ölüverdim. Hayatim bütün görülme çabalarımla beraber film şeridi gibi geçti.
Kışın soğuğunda sabah 3’te 5 kişilik buz odaya kalkarak çalıştığım üniversite hazırlıkları; 38 saat aralıksız ekrana bakip bitirince yandaki koltuga yigildigim ‘önemli’ yazılım projeleri; rüyamda sayikladığım kodlamalar; aldığım onlarca ‘yoga hocalık eğitimi’ ve ‘mindfulness’ sertifikalarım, hele hele iyi bir insan, iyi bir dost olabilmek, sevilmek adına attığım taklalar… daha neler neler… Benimle hiç mi hiç alakası olmayan polis sorar belki diye giriştiğim anlamsız ezberler. Iyi niyetlerle örülmüş çabanın inceden uzun vadede ve belki belli belirsiz yaktığı canları düşündüm. En çok kendi canıma kıymışım. Amma çaba mağduru oluşum. Ne gerek var. Çabayı bıraktığım anda oluşan boşluğa genişledim, taştım çoğaldım.
Hayat ezberden konuştuğunu anladığında hemen şaşırtmaca sorulara giren bir öğretmen. ” Sen kendine gölgelerini kılıçtan geçirecek bir dost bulamazsan hiç merak etme ben her surette yanındayım.” diyor. Derken faili dost aramak da anlamsız oldu. Hadi buyurun buradan yakın! Her yer dost doldu. Şükürler Hamdlara rast ayında evrildi.
Halil Cibran”ın dediği gibi “… özgür olmamız için terk etmeniz gereken kendi benliğimizin parçalarından başka ne olabilir. Eğer geçersiz kılmak istediğiniz adaletsiz bir kanun varsa bunu alnınıza kendi ellerinizle Siz yazdınız!” .
Böyle bir temizlik görülmedi. Rast makamıni öd ağacı kokuları içinde dinlemelere doyamadım. Bazen korka korka soyundum. Azaldım fakat eksilmedim.
Her demin ahkamı ile hakkını veren bu makamda; gafletteysen ‘gafletteyim’ diyorsun. Polislerin kareden çekildiği bir sırat-el müstakim otobanındasın. Hem de dilediğin hızda. Gör geç dediğinde hafifledin o anda. ‘A ne güzel hafif amma kolaymış’ derken rüzgar yalpalatır. Özü gürleten Rast’ın haritalarında; hiç boş yok, ne ise O! Net! En ufak kibir, böbür, çaba, ‘mış gibilik’ itinayla kılıçtan geçirilir. Öyle ince bir hat ki her nefes yeni bir misafir, her suret dostun yüzü olabilir. Kabul edersen…

Hint geleneğinde Hanuman diye bir maymun tanrı var belki bilirsiniz. Onu tanrısal bir yere koyan erdem tüm varoluşu ile gönülden adanmışlığı. O kadar adanmış ki (tasavvuftaki En-el Hakk felsefesine benzer) esas tanrı Şiva’nin avatarı haline geldiği düşünülür.
Şiva bir gün sorar:
– Kimsin Hanuman?
– Kim olduğumu bilmediğimde Sana hizmet ederim. Kim olduğumu bildiğimde ise Ben Senim. der
Daha ne desin?
Hanuman hint mitolojisinde bacaklarını açarak köprü kurmuş bir karakter. Biz de onun adanmışlığının yolda gitmekten yol olmaya dönüştüren halini hatha yogada Hanumanasana (Hanuman duruşu) ile hatırlıyoruz.
Rast makamı dosdoğru bir sırat köprüsü ve özgürlük arayışında insana hizmet ediyor. Bir kere çaba varsa özgür değilsin, özürdesin. Çaba olmadan da menzile varılmıyor. Varır varmaz hedefi bırakabiliyorsan zaten oradasın diyor.
Hedef yoldan öte bir şey değilmiş meğer. Anlayınca önceden zul gelen şeyler zevk oluvermiş. Yolda gitmekle yol olmak arası bir yerdeyim. Köprü umrumda mı tüy gibiyim. Herşey an içinde akıyor. Olma hali içinde eylemdeyim kendiliğindendeyim; kendimde değilim. Ben yoksam çaba da yok. Velhasıl kelam ‘Mış gibiden Mis gibiye’ yolculuk etmek isteyene müstakim yolu Rast pek nadidedir. Kolunu açmış bekleyen sevgili gibi, bulutların arasından mekin salmış güneş gibi gücünün şefkati ile bizleri bekler.
Kıldan ince kılıçtan keskince otobanlarda sonsuz yollar gidildi. Sonsuz suretler belirdi Tek bir kaynağa doğru yürüyen. Dosdoğru yolu bilen. Rast geldi. Hepsi #Rast gitti.
Favorim –> Sinan Erdemsel – Rast Rebab Taksimi : https://www.youtube.com/watch?v=o6ZKOuQmnts&list=PLULS9anWey2YCqaA8ozoJcgK0D5BMsmQV&index=40
- Ahmet cagan ey benim nazlı cananim
- Hafız Sami – Neyledi gör bana https://youtu.be/5SNoqfQG3xI
- Tanburi Cemil – Rast Çiftetelli Ahım mı Seni Böyle Perişan Edenhttps://open.spotify.com/embed/track/5Hbu81pXFteOZfxb4sABLc
- Rast Murassa – Murat Aydemir versiyonu https://open.spotify.com/track/12nusZbDO03XIVwTmd0h4G?si=FDCGfLErSwSHlVsSz6YJGw
- Münir Nurettin – Biz Alude-i sagar badeyiz
https://youtu.be/pp262anwbUI?list=PLULS9anWey2YCqaA8ozoJcgK0D5BMsmQV - Dede Efendi – Rast Kar-ı Müşterek : https://www.youtube.com/watch?v=6OZ-p_cDa7I&list=PLULS9anWey2YCqaA8ozoJcgK0D5BMsmQV&index=28
- Mehmet Talip Kargı – Hanende Bulduk Sefa : https://www.youtube.com/watch?v=aqFaVpmkiV8&list=PLULS9anWey2YCqaA8ozoJcgK0D5BMsmQV&index=48
- Tanburi Cemil – Rast Zeybek : https://www.youtube.com/watch?v=1Yey0bpzYQE&index=54&list=PLULS9anWey2YCqaA8ozoJcgK0D5BMsmQV
- Hafız Burhan – Rast Gazel (Makber) : https://open.spotify.com/track/6MXownHbe61PYzIm6JUpxx?si=ZbhksXX_R7SzAiOesczVtA
#Rast Youtube listesi –> https://www.youtube.com/playlist?list=PLULS9anWey2YCqaA8ozoJcgK0D5BMsmQV
#Rast Spotify listesi –> https://open.spotify.com/user/11129463681/playlist/1v03TPsf1obeDcJGZNssRg?si=lYZn0JMVRB-ihCMdEPMJWQ
#MakamHisleriOyunu Facebook Grubu –> https://www.facebook.com/groups/1270657169706904/
Mutlu yeni aylar olsun. Bu yeni ay ışığın karanlığa; bilgeliğin cehalete karşı zaferini temsil ediyor.
Teşekkürler. Yakında Neva makamı yazısı geliyor.
Çok güzel yazmışsın Nihan! Durdum, düşündüm, hissettim. Yüreğine sağlık!